TÜBİTAK 1001 - Projenin Kapsamı
Bu araştırmada; (1) 5-6 yaş grubu çocuklarının eleştirel düşünme ve yaratıcılık becerilerinin gelişimini sağlamak adına STEM PDE ve STEM D-PDE’nin tasarlanması, (2) 5-6 yaş grubu çocukları için tasarlanan STEM PDE ve STEM D-PDE ile eğitim-öğretim sürecinin yürütülmesi, (3) STEM PDE ve STEM D-PDE’nin yaratıcılık ve eleştirel düşünme üzerine etkisinin incelenmesi hedeflenmektedir. Yürütülmesi planlanan araştırma; STEM ve dijital etkinlik çerçevesinde okul öncesinde yaratıcılık ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirmeyi hedeflemesi doğrultusunda farklılık oluşturmaktadır. Okul öncesinde yürütülen dijital oyun boyutu taşıyan çalışmaların seyrekliğinin tespit edilmesinin yanı sıra mevcut araştırmalar incelendiğinde disipliner yapının oluşturulduğu ve beceri gelişiminin hedeflendiği çalışmalara rastlamak güçleşmektedir. Gerçekleştirilen alan yazın araştırmalarında okul öncesi dönemde dijital oyun kapsamında yürütülen çalışmaların da ebeveyn görüşü belirlenmesi (Neumann, Merchant ve Burnett, 2018; Kanak ve Özyazıcı, 2018; Işıkoğlu-Erdoğan, 2019; Yiğit, 2019; Cengiz-Saltuk, 2020; Utuş, 2022), dijital oyun sırasında çocukların izlenmesi ve çocukların görüşlerinin belirlenmesi (Hatzigianni vd., 2018; Palaiologou, 2016; Lawrence, 2018; Sapsağlam, 2018) ses eğitimi (Tecel, 2018) sosyal beceri eğitimi (Akyel, 2020) görsel algının ölçülmesi (Saydam, 2022) gibi konulara yoğunlaşıldığı tespit edilmiştir. Ancak STEM D-PDE lerin oluşturulduğu MEB kazanımlarına uygun ve beceri gelişiminin hedeflendiği araştırmalara pek rastlanmamaktadır. Üstündağ (2019) tarafından yürütülen araştırmada, örneklem grubundaki çocukların %92’sinin dijital oyun oynadığını ve çoğunluğunun boyama, çizgifilm, savaş oyunlarını tercih ettikleri sonuca ulaşmışlardır. Benzer bir biçimde Deveci, Açık, Gülbayrak, Demir, Karadağ ve Koçdemir (2007) tarafından yapılan araştırma sonucunda, çocukların ilk sırada izledikleri çizgi film kahramanlarının bulunduğu oyunları tercih ettikleri, ikinci sırada savaş oyunlarını oynadıkları gözlemlenmiştir. Buradan hareketle varolan ve çocukların tercih ettikleri dijital oyunlar göz önüne alındığında eğitsel içerikli, dönem özellikleri göz önüne alınarak hazırlanan, MEB kazanımlarına uygun, beceri gelişimini destekleyen ve disipliner yapıya sahip dijital etkinliklerin geliştirilmesinin yararlı olacağı düşünülmektedir. Savaş içerikli oyunların tercih edilmesi çocuklarda olumsuz etkileri tetiklediği alan yazında belirtildiği bir etken olmasından dolayı çocukların tercih edebilecekleri dijital etkinliklerin oluşturulması olası olumsuzlukların önüne geçmeyi destekleyecektir.
Türkiye’de okul öncesi çocukların oynadıkları en popüler dijital oyunların, Talking Tom, Subway Surf, Fruit Ninja, Temple Run 2, Parking 3D ve Minecraft olduğunu, eğitsel içerikli oyunlarda ise bulmacalar, ve hikâye anlatıcı uygulamaları, Talking Ginger, Monkey Okul Öncesi, İnsan Vücudu, Lego ve Satranç gibi uygulamaların tercih edildiği görülmektedir (Genç, 2014; Budak, 2020). Varolan ve tercih edilen dijital oyunlar incelendiğince beceri gelişimini destekleyen, MEB kazanımları ile örtüşen ve disipliner yapıda dijital oyunların yeteri kadar mevcut olmadığı gözlemlenmiştir. Geliştirilmesi hedeflenen dijital etkinliklerin bu hususta farklılık oluşturacağı düşünülmektedir. · STEM D-PDE okul öncesi dönemde yapılacak olan diğer araştırmalar için ilgi çekici olacağı ve okul öncesi dönem çocukları için STEM tabanlı çeşitli teknolojik eğitim ortamlarının geliştirilmesini teşvik edeceği öngörülmektedir. · Projede STEM D-PDE 5-6 yaş grubu çocukların eleştirel düşünme ve yaratıcılık becerilerinin geliştirilmesinde katkı sağlayacağı düşünüldüğünden, ülkemizin ihtiyacı olan eleştirel düşünme becerisi ile araştıran sorgulayan; yaratıcılık becerisi ile bilgileri kullanılabilir hale getiren, inovatif bireyler ile rekabet gücünü arttıracak etkileri olacağı düşünülmektedir.
Projede STEM D-PDE 5-6 yaş grubu çocukların eleştirel düşünme ve yaratıcılık becerilerinin geliştirilmesi öngörüldüğünden, çocukların problem çözme süreçlerinde de olumlu etkiler sağlayacağı düşünülmektedir. Problem çözme sürecine ilişkin belirlenen adımlar dikkate alındığında (Shapiro, 1998; Erdoğan, 2000; Gelbal, 1991) alternatif çözüm yolları düşünme, çözümleri birbiri ile karşılaştırma, en iyi çözümü seçme ve çözümün değerlendirilmesi basamaklarında eleştirel düşünme ve yaratıcılık becerilerinin aktif olarak kullanılması (Sonmaz, 2002) problem çözme süreçlerinde çocukların etkili olmasında katkılar sunacaktır. Aynı zamanda, problem çözme süreçlerinin gelişmesi tersinir bir biçimde yaratıcılık ve eleştirel düşünme becerilerinin gelişimini tetikleyecektir. Problem çözme süreci için, anlayarak öğrenilmiş önermelerin basit bir şekilde uygulandığı durumlarda ortaya çıkan aşamalardan çok daha karmaşık olan psikolojik süreçlere işaret edilirken yaratıcılık ve eleştirel düşünme becerilerinin açıklanmasında da durum benzer şekilde ilerler (Aslan, Aktan ve Kamaraj, 1997). Bu nedenle birbirleri üzerinde olumlu katkıları olabileceği söylenebilir.
5-6 yaş grubu çocukların, geliştirilen STEM D-PDE aracılığıyla yaratıcılık ve eleştirel düşünme becerilerinin geliştirilmesi çocukların ilkokul düzeyine hazırlanmalarında da önemli etkilerinin olacağı düşünülmektedir. STEM DPE’lerde görsel algı, dikkat, tahmin etme, yaratıcılık ve eleştirel düşünme gibi alanlarda okulöncesi öğrencilerinin kazanım elde etmesi ve bu okulöncesi eğitim programının temel ilkeleri arasında çocukların ilkokul düzeyine hazırlığı için beceri gelişimlerinin görsel algı çalışmaları, dikkat ve hafıza çalışmaları, problem çözme ve tahmin çalışmaları ve güven ve bağımsız davranış geliştirme çalışmaları ile desteklenmesinin vurgulanması ilgili düşünceyi destekler niteliktedir.
Çocukların kendi öğrenmelerinden sorumlu olmaları, düşünme becerilerini ne kadar iyi kullandıklarıyla ilgilidir (Şahin ve Akman, 2018). Bu nedenle erken yaşlarda çocuklara yaratıcılık ve eleştirel düşünme becerileri gibi beceri eğitimi verilmesi karar verme ve kendi öğrenmelerinden sorumlu olmaları yolunda etkili bir adım olacaktır. Bu adım da bir sonraki eğitim ortamlarında koşulsuz avantajlar sunacaktır. Ayrıca, teknolojinin öğrenme-öğretme sürecine entegrasyonunun giderek hızlanacağı ve eğitimin önemli bir bileşeni olacağı öngörülebilmektedir (Reigeluth, 2013). Bu öngörü ile çocukların okul öncesi dönemde dijital etkinlikler ile karşılaşması ileriki eğitim kademelerinde öğretim teknolojilerine uyum sağlamalarında da katkılar sunacaktır. Geliştirilecek STEM D-PDE açık kaynaklı bir web sitesi, mobil uygulamalar ve Youtube gibi platformlarda yaygınlaştırılarak, bundan sonra hazırlanacak etkinliklerin de dahil edildiği bir çatı altında buluşturulmasıyla zaman içerisinde tüm paydaşların erişim sağlayabileceği özgün ve yerli bir altyapının oluşturulmasının önemli sonuçlarının olacağı öngörülmektedir.